bir önceki

bürosu sondan bir önceki

his office is second last

sondan bir önceki

penultimate

bir önceki ayın aynı dönemine kıyasla

month-over-month Adverb, Accounting

bir önceki emir iptal edilmedikçe

unless contermanded

bir önceki gün ile ilgili

pridian

bir önceki hareketten dolayı olanaksız yapmak

to preclude Verb

bir önceki iddianamenin yerini alan yeni iddianame

superseding indictment Noun, Law

bir önceki tekliften daha aşağı teklif edilme

offered down

bir önceki tekliften daha aşağı teklif edilme

(US) offered down

bir önceki toplantının tutanaklarını okuyup teyit etmek

to read and confirm the minutes of the preceding meeting Verb

bir önceki toplantının tutanaklarını okuyup teyit etmek

to read and confirm the minutes of the preceeding meeting Verb

bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla

year-over-year (YOY, y-o-y) Adverb, Accounting

verilmiş bir önceki bir söz yüzünden başkanlık yapmaktan engellenmek

to have been prevented by a previous engagement from taking the chair Verb

aynı vasiyetnamede önceki bir mirasa eklenen miras

cumulative legacy

batınınkinden bir gün önceki tarihtir

date line

bir dergide yazılardan önceki bölüm

front of book

bir toplantıyı kapatmadan önceki son konuşma

closing speech

daha önceki bir kanunun anlamını yorumlayan kanun

expository statute

daha önceki bir kaydı silen kayıt

contra entry

daha önceki bir kaydı silen kayıt

counter entry

daha önceki bir kaydı silen kayıt ydı

counter entry

daha önceki bir kaydı silmek

to make a counterentry Verb

daha önceki bir olaya dönmek

to flash back Verb

daha önceki bir zamana dönmek

to flash back Verb, Cinema

önceki bir ayni hakkın son bulmasından önce

contingent remainder

önceki bir kararı iptal etmek

to overrule a previous decision Verb

önceki bir şahsa rücu

recourse to a prior party

önceki bir tarafa (şahsa) rücu

recourse to a prior party

önceki bir tarafa rücu

recourse to a prior party

önceki bir tarihi atmak

to ante-date Verb

önceki bir tarihi atmak

to ante date (to fore date), (to date in advance) Verb

ulusal dağıtım ağı kurulmadan önceki bir bölgeye ya da bir grup müşteriye yapılan mal dağıtımı

phase out tax allowances phase d or zonal distribution

yeni bir emirle önceki bir emri iptal etmek

to countermand Verb